hilal bunu beğendi.

Gördüğü, duyduğu her şeyle şekilden şekile giren kalbime nasıl hükmedebilirim?

uyanık ve canlı'

ait olmak istediğin yere ulaşmak için yaşamak.
az.
sabret.

nefes

gözlerinin içine bakıp, yaşayacağını söyleyeceğim.
gözlerimiz dolacak ama suratımızda koca bir gülümseme olacak.
ben o gün, bugünlerime teşekkür edeceğim.

01

nefret edilmeye layık birisisin ama ben kalbimi asla nefret suyu ile büyütmedim.
nefret acizlerin ,senin, işindi.
benim değil.
ölmüşsen de yaşıyorsan da umrumda değil.

i feel so much better.

bilmiyorsun,

vazgeçmelerim ve savaşmalarımla ünlü birisiyim.

ve ben sadece inandıklarım uğrunda savaşırım.

lütfen sus.

                                                   

''Yine gözümüz yükseklerde
Hayat geçiyor perde perde
Doydum artık bana müsade.
Bir yer bulalım, dünyadan uzak.. ''


Kırılan kalbi onarmak mümkün değildir. O kırığı kaynaştırırsın falan. Bir şeyler yaparsın ya da yaparlar. Sen yaşamaya devam edersin. Ama ufak bile olsa o kalp dünkü kalp gibi değildir. Yanlış mıyım?

bir kadının bakışı'
seni kimsesiz bırakıyordu'

Sadece yazmak istiyorum.
Anlatmak istiyorum.
Kelimeleri ruhumla süslemek istiyorum.
Kelimelere ruhumu vermek istiyorum.
Aklımdaki seni anlatacağım sana.

/38

hayır.
ölümden korkmak değil.
öldüğüm zaman
beni en çok sevenin
beni yokluktan alıp
varlık alemine getiren'in
bana kendisini tanıttıran'ın karşısında
çok ama çok ama çok aciz kalmak.
çok.
hem de çok.

baksana.
onca insan ne için yaşadığını bilmeden ölüyor.
ya sen de onlardan olursan?

yazmak değil efendi. kalpteki o hissiyatı, o yanışı, hiçbir kelime tarif edemez.

onu omuzlarından kibarca tutacağım.

neşeli bir şekilde aynanın önüne götüreceğim.

güzel ve etkileyici bir konuşma yapacağım.

sonra içimden,

tekrardan, benim olduğun için Allah'a şükredeceğim.

sonumuz yazsan dayanamam ölürüm ben.

özlemişim kendimi.
karanlık bastığı zaman hüzünlenen kalbimi.
yazdığım zaman arkada çalan o şarkıyı.
hatırladığım o insanları.
şimdi sadece güzel hatırlamaya çalıştıklarımı.
bilemem.
ben bilmem Şeyhim!..
ben hakikaten bilemem.

gökyüzüne bakmıştı.

gök, gerçekten senin yüzündeydi.

senin yüzündendi.

her şey.